8 Mart'ın Tarihçesi

Bu anlamlı günün sınıfsal özünü unutturmaya çalışanlara en güzel yanıt 8 Mart'ın ortaya çıkış sürecidir.1857 baharı Newyork...

Bu anlamlı günün sınıfsal özünü unutturmaya çalışanlara en güzel yanıt 8 Mart'ın ortaya çıkış sürecidir.1857 baharı Newyork'ta çok düşük ücretler karşılığında günde 12-14 saat çaışlmaya mahkıum edilen dokum işçisi kadınların ''8 saatlik iş günü eşit işe eşit ücret ve daha iyi çalışma koşuları ''talepleriyle çıktıkları grevle başladı.40 bin dokuma işçisi kadının katıldığı eylemler polis saldırısıyla durdurulmaya çalışıldı ve yürüyüşü engelleyebilmek adına ,dışardan destek görmemeleri için greve katılan kadınlardan bazıları fabrikaya kilitlendi bu sırada çıkan yangında içeride kilitli olan kadınalrın 129 u yanarak hayatını kaybetti 8 Mart 1857 tarihe sınıf mücadelesinde kadın işçilerin ilk kitlesel eylemi olarak geçti.bundan 51 yıl sonra 8 Mart 1908 de newyorktaki binlerce iplik işçisi kadın yangında kaybettikleri sınıf kardeşlerini anmak ve uzun çalışma sürelerini ve
insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için direnişe geçtiler.1909 yılı 8 martında da yinelenen eylemlerde dillendirilen bir diğer talep ise oy hakkıydı..8 Martı komünistlerle özdeşleştiren onun bu tarihsel geçmişi ve emekçi kadın vurgusudur.
II. Enternasyonal'in bünyesinde 17 Ağustos 1907 tarihinde Stuttgart'ta "Birinci Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı" toplandı. Bu konferans bir "Uluslararası Sosyalist Kadınlar Sekretaryası" oluşturur. Bu görevi, 1917 yılına kadar Klara Zetkin yürütmüştür. Bu konferans kararlarının tümü, kadının iktisadi ve toplumsal hayatta tam eşitliğini şiar edindi. Kadınlara ayrımsız oy hakkı da alınan kararlar arasındadır. Bu ilk konferansta, aynı zamanda "Eşitlik" adını taşıyan bir kadın gazetesinin yayınlanmasına karar verilir. Bu gazetenin editörlüğüne Klara Zetkin seçilir.
II. Enternasyonal'e bağlı olarak gerçekleşen "İkinci Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı" ise 26-27 Ağustos 1910 tarihinde Kopenhag'da yapıldı. Bu konferansın gündemini ve sonuçta alınan kararları, kadın işçilere günde sekiz saatlik çalışma süresi talebi, hamile kadın işçilere doğumdan önce 8 haftalık doğum izni talebi, emziren kadınlara süt izni, 12 yaşından küçük çocukların çalıştırılmasının yasaklanması, işsiz kadınlara sosyal güvenlik talepleri oluşturuyordu. Ayrıca, kadınlara oy hakkı talebi, bu konferansın diğer bir gündemiydi ve karara bağlandı. Ancak her sınıftan kadınların oy hakkına bakışlarının neticede farklı olduğu da bu konferansta dile getiriliyordu. Burjuva kadın hareketinin talep ettiği oy hakkından ayrı olarak, proleter kadınların oy hakkının gözetilmesi gereği öne çıkarılıyordu. İşte bu konferansta, Klara Zetkin, ayrıca her yıl sosyalist kadınların uluslararası çapta bir kadınlar günü düzenlemesini önerir. Bu önerge şu şekilde sunulmuştur:
"Her ülkenin sosyalist kadınları, kendi ülkelerinde proletaryanın sınıf bilincine sahip politik ve sendikal örgütleriyle mutabakat içinde, esas olarak kadınlara oy hakkının ajitasyon ve propagandasına hizmet etmek üzere, her yıl bir kadınlar günü düzenler. Bu talep, sosyalist anlayışın kadın sorununa yaklaşımına uygun olarak gündeme getirilmelidir. Kadınlar günü uluslararası bir karakter taşımalı ve özenle hazırlanmalıdır."
Klara Zetkin'in önerisinin kabul edilmesinden sonra, ilk defa çok kitlesel olarak ve uluslararası çapta, 1911 yılının 19 Mart'ında, Almanya, Avusturya, Danimarka, İsviçre ve ABD'de bu gün kitlesel bir biçimde kutlandı. Bu kutlamalar, özellikle kadınlara oy hakkı talebi ile birleşiyordu. Eşit işe eşit ücret, sekiz saatlik işgünü, analık hakları ve de emperyalist savaşların son bulması gibi talepler kadınların önemli talepleri arasında yer alıyordu. Ayrıca bu gün "devrimci" bir nitelikte kutlanmıştı, o da şuradan geliyordu: 1848 yılında Almanya'da gerçekleşen Mart devrimleri sırasında 18 Mart'ta Berlin'de şehit düşenler anılıyordu. Ve yine Paris Komünü'nü 18 Mart'ta 1871'de (bir proleter devrim girişimiydi ve 29 Mayıs 1871'de burjuvazi tarafından bastırılmıştı) başlamıştı, onun yıldönümü anılıyordu. Bundan sonraki yıllarda "emekçi kadınların sorunlarına ayrılan bu bir gün", böylesi bir alışkanlık ve gelenekten yola çıkarak, uluslararası çapta Mart ayının çeşitli günlerinde kutlanmaya devam etti.
İşte böyle devrimci ve proleter temelli bir "Uluslararası Kadınlar Günü"nün önerildiğini, Klara Zetkin'in sonraları kaleme aldığı yazılarından da çıkarmak mümkündür. Klara Zetkin, "Almanya'da Proleter Kadın Hareketi'nin Tarihine İlişkin" başlığını taşıyan yazısında bu günün işçi kadınlarının eylem günü olması gerektiğini şu sözlerle ifade ediyordu:
"1910'da Kopenhag'daki İkinci Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı, birleşik uluslararası eylem olarak her yılki kadınlar gününü kararlaştırdı. Kadınlar günü, proleter kadınların güncel taleplerinden, örneğin kadınların seçim hakkından yola çıkarak, proleter kadın ve erkeklerin burjuva toplumuna karşı devrimci bir sınıfsal hareketi olmalıydı." (abç.) (s. 114)

Related

KADIN-COCUK 3167665595231826509

Yorum Gönder

emo-but-icon


Haftalik

Yeni

Yorumlar

YENİDEN ÇIKARKEN

Öksüz ve yetim kalmış bir ülkenin çocukları, şimdi hangi kayıp adreslerde arayayım ben sizi. Hangi koyaklara bakayım. Nerelerdesiniz, yüreğimin safran çiçekleri… Siz yüreğime düşeli beri, secde eder bütün türküler; yüreğimin ikliminde yanık yanık… Belki de bu yüzdendir, zulme ve haksızlığa uğrayan halkların ezgilerinin hüzünlü oluşları.
item